Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 20°C
Çok Bulutlu
Afyon
20°C
Çok Bulutlu
Çar 22°C
Per 21°C
Cum 14°C
Cts 13°C

ESAS HİKÂYE 2

ESAS HİKÂYE 2
31 Ocak 2024 18:25 | Son Güncellenme: 4 Şubat 2024 00:40
241
A+
A-

-1-

YÜRÜYORUM DİKENLERLE

Ruhumu nerede kaybettim neden kaybettim diye sordum aylarca. Bazı sebepler buldum tabii kendimce. Kimisi doğru kimisi yanlış kimisi eksik… Cevap taneciklerinden öteye gitmedi bu sorgu. Elbette tek sebeple kaybetmez insan ruhunu. Sebepler vardır, olaylar, yaşananlar ve insanlar.

İnsanı en çok bilinmezler yorarmış. Peki ya değişmeyeceğini bildiğin gerçekleri ne yapacağız? Hangisi daha çok yıpratır. Benim esas hikâyem değişmesini umduğum ama değişecek mi değişmeyecek mi diye bilinmezde olan gerçeklerimde saklı. Esas hikâyemin esas adamı çıkarır mı beni bu dikenli yollardan, yoksa onunla beraber bata çıka yürümek mi gerektirir bu yol?

Ölüm kaybı, terk edilişler, ihanetler, sırtından bıçaklanmalar hepsini yaşadığım anın kenarındayım. Bir deli bağlamış ipi boynuma kaçsam boğuluyorum kaçmasam zehirleniyorum.

Düşündüm, düşündüm ve düşündüm derken gece yarısı olmuş uyku bana ben uykuya hasret yaşayıp gidiyoruz. Tutunmaya çalıştığım dal beni bırakmak için elinden geleni yapıyor. Yakınım olan herkese uzak kalmışım ruhumu kaybettiğimden beri. Kendimi bulamazken onlara da yaklaşıp dert anlatamıyorum. Artık onları sevmediğimi falan sanıyorlar ya da konuşmak istemediğimi. Hayır, bu doğru değil. Böyle düşünüp daha da yakmayın canımı. Sevdiğimi unutmam ben hep severim ama içimden. Özellikle son yıllarda çok daha içimden. Çünkü dışım kayıplarda ve içim yansımıyor dışıma. İçi dışına yansımış derler ya bir dışım yok yalnız içten ibaretim. Yine kendi kendime anlattım derdimi ve uykuyu sevgiyle kucaklıyorum.

Sabah oldu. Keyifsizmiş gibi güne başladım. Hâlbuki normalim, keyfim normal, her şey normal ama mutsuz duruyormuşum dışardan. Ağzımı bıçak açmıyor çünkü. Daha farklı daha güzel bir hayatım olsaydı konuşurdum belki çokça. Fakat hiçbir şey yolunda gitmiyorken neler anlatabilirim ki? Söyle ne konuşabilirim seninle? Açmıyor işte sohbetin anladın mı Anna! Anna’ya da içimden cevap verdiğim kahvaltı faslını atlattım. Şimdi küçük dünyama dönüp akşamın olmasını bekleyeceğim. Sonra da uyuma ve rüya görme zamanı gelecek. Ben normal uyanıp normal olacağım ama bana sessiz ve mutsuz diyecek birileri. En başta da Anna yapacak bunu. Ama artık umrumda değil çünkü taşıyamıyorum. Salt beden üzerimdeki, ruhum okşanmıyor, dümdüz yaşamaktan öteye gitmiyor bu yol. Derslerim de daha kötüye gidiyor. Sorma artık Anna bir şey bildiğin yok. Ruhumu daha da uzaklaştırmaktan başka bir işlevin yok. Arada ruhsuz bedenimi okşuyorsun biraz gülüyor yüzüm ama sonra yine kovuyorsun onu Anna. Ama suçlu ben oluyorum. Ben okşadım sen gülmedin diyorsun Anna yapma. Ruhum bedenimden çıkmış etrafımda dolaşırken onu en uzağa sen kovdun. Belki sen çıkarmadın onu içimden hayat çıkardı ama en azından etrafımda dönüyordu ve ben ara sıra ona ulaşabiliyordum. Çok yakınımdaydı bazen elimi tutuyordu ve ben gülümsüyordum hiç kaybetmemiş gibi. Ama sen onu kovdun Anna, o çok uzaklara gitti. Bulamıyorum ve cezasını ikimiz de ödüyoruz. Gelip beni suçlama Anna bu kayıp ruhun sorumlusu ben değilim.

İçimde kopan bu serzenişleri iç sesim haykırarak söylerken Anna’nın hiçbir şeyden haberi yok. Ben onun yüzüne bakıyorum ve o yemek yiyor. Sonra bakışlarımı fark edip dikenli sesiyle“ne oldu?” dedi. “Bir şey yok” deyip mevzuyu içimde kapattım ve ben de karnımı doyurmaya çalıştım. Etrafı topladıktan sonra Anna’nın benden bir şey istememesini umarak küçük dünyama gittim. Rutin işlerim, birkaç ders faslı derken bugünü vukuatsız kapatmanın normal sevinciyle gözlerimi kapatarak günün kapanışını yaptım.

Edebiyata benim de küçük bir katkım olsun dileğiyle çıktığım bu yolda büyüyüp gelişerek ilerlemeyi hedef edinmiş bir kimseyim.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.