SEVDANIN İZDÜŞÜMÜ

İnsan şüpheye galebe çalan bir yanılgı mıdır?
Yoksa varlığı tarumar etmiş harabe bir kalıntı mıdır?
Yüzündeki al’ın solmuş, pulların süslüyor siyah çerçeveyi
Ipıssız, sessiz her yer sensiz; her mekan kimsesiz şimdi….
Rüzgâr tutar kolundan, getirir bana kavi bir hakikat.
Senden başka güvendiğim ne varsa tuzla buz.
Yağmur gelir yıkar şüpheyi alır koynundan kalbimin.
Şimdi vaktini bekliyor tutuşmak için mecrûh kıvılcım.
Bir kor gibi tutuşmayı bekler matemi gönlümün
Bir hakikatle alev alır, bir sözle lâl olur bi mahcup haller
Belki yıllarca bunu beklemiş, görünce zihninde zikreder
İçten içe katre katre iner o büka-yi sürûr
Biçare gönlüne kilit vurulmuş
Kilit o ki paslanıp yosun tutmuş
Güven denebilen ne ki bir kelimeyle panzehir olmuş
Kanar gönül her neylerse.
Beni o vapurda unuttun,
Martılar geçti kıyıyı sessiz
Kulaklarımda dalgalı bir deniz
Seni seslendikçe bir parça kahır yuttum
Cevapsız kaldı duvarlar arasında yankılanan seslerim
Çöküverdi, dik durmaktan yorulan omuzlarım
Aldığın çiçekler boynunu büktü
Onlar bile gelmeyeceğini anladı
Ama ben hâlâ Polyanna’yım
Geleceksin sanıp kaç vapur kaçırdım
Artık martılar da uğramaz oldu kıyıya
Aslında hepsi anlatmış gerçeği bana
Ben hiç bir zaman anlamak istememişim
Polyanna’ydım ama kafam artık dank etti
Gerçekleri örten perde gözlerimden bir anda çekiliverdi
Hayal dünyamdan sıyrılıp tosladım gerçekler duvarına
Sanki bir sızı girdi yüreğime, ağlayarak kalakaldım ortada
Ne yapmalı şimdi bu yaralı kalple,
Martılar uğramaz oldu kıyıya,
Aşkın gemisi unutulmuş limanda mı yoksa
Bu sığ sular mı sevdaya dar geliyor?
Bilinmezlik içinde kaybolmuş bir gemi gibi,
Sevgilinin ardından uzaklara açılan gözlerim…
Zamanın kırıntıları, içimde bir tortu oluşturup çoğalır
Ben azalırım
Ömrüm gibi…
Bir cümle kurup, güneşe bırakırım.
Şiir olur açar kendini, hercai.
Yağmurla virgül hazanla nokta
Kavrulur kurur sevda.
NOT: BU ŞİİR KOR DERGİ YAZARLARI TARAFINDAN ORTAKLAŞA YAZILMIŞTIR.
KATILIMCILAR:
Kaleminize sağlık arkadaşlar