KİMİM?

Yaratılmış taze bir pıhtıyım irinli bir çamurdan,
Suyum hikmettir benim katıksız bir havuzdan,
Hangi havuz diye sorma kevserlerin menbağı,
Alemler mürekkeb olsa çözemez bu kör bağı.
Hangi mana olduğum kimselerce bilinmez,
Bu rahmani denizde, katreler dahi çözülmez,
Her şey bir şey içinde, çözülmez bir yoldayım,
Minicik kör aklımla, bilinmez sırlardayım.
Çamurumun toprağı, şaşırmak ve meraktır.
Büyük küçük sanatları bağırmak, çağırmaktır.
Rahmânî nakışlarda Rahmân’ı görmek miyim?
Nakkaşın ipliğini çözmek ve bilmek miyim?
Neyim, kimim ki ben, savrulan yaprak mıyım?
Dalı ebede uzanan tûbâda sincap mıyım?
Kim olduğumu ben kimlerle tartışayım?
Kim kim ki burada? Kimlere yaslanayım?
Bir mana olmalı, manaların üstünde
Beni ben yapan, benin bile üstünde
Biliyorum var biri, varların da üstünde
Üst üste dizilmiş zirvenin de üstünde.
Biraz su, biraz çamur işte özüm bu benim.
Ardından Nur’un nuru, üflendi hakikatim.
Özden hakikate bu nur ile garkoldum.
Bu nur katığıyla esmalara dercoldum.