Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 17°C
Çok Bulutlu
Afyon
17°C
Çok Bulutlu
Pts 16°C
Sal 17°C
Çar 19°C
Per 18°C

KENDİNİ AŞMANIN İZİNDE: FELSEFE ÜZERİNE DÜŞÜNDÜKLERİMİZ

KENDİNİ AŞMANIN İZİNDE: FELSEFE ÜZERİNE DÜŞÜNDÜKLERİMİZ
20 Ekim 2025 15:59 | Son Güncellenme: 20 Ekim 2025 20:14
45
A+
A-

Coğrafyamızda filizlenen ve bazı çevrelerce “pis” olarak nitelendirilen felsefe, tarih boyunca insanlığa bitmek bilmeyen sorular sunmuştur. “Cevapladım” iddiasıyla ileri sürülen görüşler, çoğu zaman beraberinde daha derin ve açıklanamayan soru işaretlerini de beraberinde getirmiştir. Thales’in “Evrenin temel özü nedir?” sorusuyla başladığımız bu yolculuk, net yanıtların eksikliği içinde sürekli yenilenen belirsizliklere kapı aralıyor. Nietzsche’nin “Tanrı öldü; Tanrı öldü ve biz onu öldürdük” ifadesi, yerleşik değerlerin sarsılmasının gerekliliğini güçlü bir dille ortaya koyarken, Albert Camus’un absürdün doğasına ilişkin vurgusu – “Sisifos’u mutlu hayal etmek gerekir” – yaşamın anlamsızlığı karşısında bile umudu ve yaşamı kucaklamak gerekliliğini sorgulatıyor. Her ne kadar bazı filozoflar belirli konularda kesinlik iddialarında bulunsa da en nihayetinde herkesin düşüncesinin eşsiz olduğu gerçeğini unutmamak gerekir.

Peki, felsefe nedir? Kökeni “philosophia”ya dayanan felsefe; “philo” (sevgi) ve “sophia” (bilgelik) sözcüklerinin birleşiminden doğarak “bilgelik sevgisi” anlamına gelir. Hayatın sorunlarına ışık tutacağına inanan bireyler, bu yola cesur bir şekilde adım atmışlardır. O uykusuz gecelerde, dertlerin sardığı ve “neden böyle, neden şu?” sorularının peşine düşüldüğü anlarda felsefe kendini seçkin bir şekilde gösterir. Varoluşun karmaşık yapısı ve içsel sancılar, sorgulama dürtüsünü körükler. Nietzsche’nin, “Beni öldürmeyen güçlendirir” sözü, yaşamın zorluklarına karşı verilen mücadelede bireyin içsel dünyasının nasıl yenilendiğini hatırlatır. Buna ek olarak, Camus da absürdün farkına varmanın ve bu gerçekle yüzleşmenin insanı özgürlüğe kavuşturan bir adım olduğunu savunur; bu bakış açısı, yaşamın paradokslarına cesaretle meydan okunması gerektiğine işaret eder.

Sonuç olarak felsefi sorgulama, hiçbir zaman net ve kesin yanıtlarla sonuca ulaşmayacak; aksine felsefe, sonsuz bir maceranın başlangıcıdır. Felsefeye gönül verenler, çoğu zaman kişisel travmaların ya da eksikliklerin etkisiyle bu sorulara yönelir; çünkü içsel yaraların izi, daha derin düşüncelere ve sorgulamalara yol açar. Kendi yaşam yolculuğum da bu izleri taşıyor, her yeni soru beni varoluşumun temel taşlarını yeniden değerlendirmeye itiyor. Camus’un öğretileri, absürtle yüzleşmenin ve ona inat yaşamı kucaklamanın, her sancının ardında gizli bir özgürlük tohumu yattığını gözler önüne seriyor.

Kısacası, geçmişte sizi derinden etkileyecek, yaşamınızı dönüştürecek tecrübeler yaşamadıysanız, felsefi metinlere dalmadan önce hazır olmalısınız. Çünkü bu eserler, dünyaya bakış açınızı kökten değiştirecek güce sahiptir. Nietzsche’nin kışkırtıcı sözleri, varoluşunuzun temel taşlarını yeniden sorgulatabilir; belki de gerçek anlamda “kendini aşmanın” başlangıcı budur. Camus’un ifadesiyle, absürtle barışmak – yaşamın tüm paradoksları içinde umut ve özgürlüğü yeniden keşfetmenin kapılarını aralamaktır.

2009 yılında İstanbul/Fatih’te doğdum. Eğitimime lise son sınıf öğrencisi olarak devam ediyorum. Kitaplarla kurduğum bağ, değerli ağabeyim Abdülkadir Enes Köylüoğlu’nun rehberliğiyle başladı. Yazma tutkum ise Mehmet Akpınar Hocamın yönlendirmeleriyle filizlendi ve zamanla bir yaşam biçimine dönüştü. Genç yaşlardan itibaren çeşitli dergilerde şiirlerim ve yazılarım yayımlandı. Edebiyat, benim için sadece estetik bir ifade değil; aynı zamanda iç dünyamı yansıtan bir sığınak.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.