NEDEN?

Tek bir ağaç nelere kadirdir,
Tüm yaprakları solacak günü gelir. Fidana aşık olmuştur o.
Bu yaprakları solduran değil aşk, aslında sonbaharın, etkisidir.
Sonbahar insanı delirtmeyi sever, üşütür.
Etrafında tüm piyonları ezmek, kaleleri parçalamak istersin,
Ama sadece istersin, becermeyi beceremezsin.
Vücudun yeni dünyalarda yolculuk eder, zıplar da zıplar, ancak asla ulaşamaz gideceği
o yere -neresiyse artık-.
Ağaçların altında delicesine çarpar kalbin.
Haykır, “Ben neden böyleyim”, ancak seken yumruk gün gelir seni bulur.
Bu durumda içindeki sen bağırır, “Neden” diye.
Ardından oturup ağlarsın, çünkü cevabı zaten biliyorsundur.
Bildiğin bir diğer şey, sonbaharı engelleyemezsin.
Ardından kış gelir, üşütür o kış denen şey.
İçin üşüdüğü kadar başka bir yerin üşüyemez. Gözyaşları sel olur, gizlemeye çalışırsın.
Ancak yine başarısızsın. Haddi hesabı olmaz başını kaldırmak için yaptıklarının,
ancak kalkmaz o baş, ne kadar denersen dene.
Günün sonunda kaybeden sensindir, kazanan ise karşıdaki insanın akıl almaz baltası.
Hep karşıdaki insan yener, hayatın kuralı budur, böyle hayat neden var?
İçtiğin çay tuzlu, yediğin yemek tatlı gelir sana, tat alamazsın.
Arı çiçekten güzel kokar, koku alamazsın.
Ancak en önemlisi, artık kendini tanıyamazsın.
O kışı durdurmak için atarsın kendini ağacın tepesinden.
Artık tek dileğin, tekrar kış olmasındır. Hayır bekle, kışı görememendir.
İntihar derler buna, ancak bil ki asıl intihar bu dünyanın intiharıdır, o da olmuştur bile.