ZULÜM BİZDENSE BEN BİZDEN DEĞİLİM
Nasılsınız?
Bu kadar zalimleşmiş olmanız sizi de rahatsız ediyor mu?
Rahatsız olmak dedim özür dilerim bu kelimenin yumuşaklığı bile rahatsız edici, kanınız donuyor mu sizin de?
Endişeleniyorduk bir dönemler olanlar için.
Şimdi mi?
Tam istediğiniz kıvamdayız, sıranın bize gelmesini bekliyoruz. Sahi ne zaman sıraya girdik biz, öyle bir sindirilmişlik ki bu ruhumuz bile duymadı.
Ruhumuz mu?
Onu da kaybedeli çok oldu, canlıyken bile yirmi altı gram eksiğiz.
Sattık mı? Çaldınız mı?
Çok soru soruyorum biliyorum, cahilliğime verin lütfen. Öğretilmedi bana, yere batasıca düzeniniz, düzen dedim de aklıma geldi.
Düzenli olarak besleniyor musunuz?
Beslenme önemli beyler rica ederim dikkat edin! Zira aç kalmış vahşi bir hayvan edası ile etrafa saldırıyorsunuz. Bir dönem otçuldunuz yeşil olan her şeyi yediniz, şu sıralar ete geçtiniz de endişelendiriyorsunuz. Şunu da belirtmek isterim ki, o özendiğiniz vahşi hayvanlar bile karnını doyurduktan sonra kimseye saldırmıyor.
Siz doymadınız mı?
Yanlış yazdım, düzelteyim.
Duymadınız mı?
Biz duymadık vicdanınızın sesini, siz duymalıydınız halbuki, yoksa yok mu?
Tabi ki bize söylemek zorunda değilsiniz ama küçük naçizane bir öneri, nerde kaybettiyseniz onu tekrar bulun hatta vicdanlarınızı da alın…
Ihm ıhm gıcık tuttu da maruz görün beni, cümlemi tamamlayamadım. “Dertli geveze olurmuş.” dedirtmeden müsaadenizi isteyeyim.
Ömrüm yeterse tekrar görüşürüz, çünkü ömrümüzden alınmış, ömrünüze verilmiş!