Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 10°C
Açık
Afyon
10°C
Açık
Paz 14°C
Pts 17°C
Sal 17°C
Çar 17°C

ON BİR TEMMUZ

ON BİR TEMMUZ
11 Temmuz 2025 14:20 | Son Güncellenme: 14 Temmuz 2025 03:28
325
A+
A-

(Bu şiir birçok kez yazıldı, birçok kez silindi.)

 

Sıcak bir temmuz günüydü,

Güneşin sıcaklığı tenimden ziyade içimi yakıp kavuruyordu.

Bakkalın önünde gazoz içen çocuklar, sessizliğe bürünmüştü.

 

Havada yanık kokusu ve mahalle kadınlarının suskunluğu vardı,

Gözlerindeki acıyı herkes saklamaya çalışıyordu.

Saçlarımda dolanan şefkatli ellerin yerine, bir ayrılık rüzgârı sarmıştı etrafımı

Ve o rüzgarla beraber, her şeyin yavaş yavaş kaybolduğunu fark ettim.

 

Komşu teyzeler o gün çamaşır asmadı, soba dumanları daha kara tüttü bacalardan,

Yol kenarındaki ağaçlar, başlarını yere eğmişti.

Mahalleli ağlamaklıydı, bütün kaldırımların rengi solmuştu.

Kimse yaşam sevinci taşımıyordu.

Oyun oynadığımız seksek çizgileri silindi.

Bakkaldan alınan şekerin tadı, hiçbir zaman eskisi gibi olmadı.

 

Öksüzlüğü ilk kez o gün öğrendik, bütün mahallece,

Çünkü annem giderken, yalnız beni değil,

İçinde “anne” geçen bütün kelimeleri de aldı yanında.

O kelime, yıkılmadık ev bırakmadı mahallemizde.

 

Siyah önlüklü çocuklar, o sabah okula gitmedi

Çünkü bir gelinlik, annesiz bırakmıştı herkesi.

Öyle gelinlik dediğime bakmayın;

Beyazın en kirli, en ağır hali gibiydi.

Bir gelinlik bir mahalleyi yıkmaya yetiyormuş, o gün öğrendik.

 

O günden sonra ayrılığın yeni adını on bir temmuz koydum,

Ve bazı sabahlar hala on dört yaşıma uyanıyorum,

Yalınayak iniyorum merdivenleri.

Merhaba, ben Yağmur. Şiirin ve edebiyatın büyülü dünyasında kendini bulan  İzmir' li bir yazarım. Yazmak benim için yalnızca bir ifade biçimi değil, aynı zamanda geçmişle bugünü, duygularla kelimeleri buluşturan bir köprü. İlhamımı, Didem Madak'ın yüreklere dokunan dizelerinden ve Türk halk müziğinin derin ruhundan alıyorum. Edebiyat benim için bir sığınak; her harfi, her noktayı bir duyguya dönüştürmek ve okuyucunun kalbine dokunmak için kullanıyorum. Şiirlerimde melankoli, sevgi, özlem,k'öksüzlük ve insanın kendisiyle yüzleştiği anlar ön plandadır. Kimi zaman unutulmuş bir anının izi, kimi zaman da bir yüreğin en derin çığlığı olur kelimelerim. Yazılarımda kural aramam; içimden geleni olduğu gibi yazar, samimiyetle okuyucuya uzatırım. Kelimelerin hayat bulduğu her yerde var olmak, bu dünyaya dokunmanın en güzel yoludur.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.